
Mutsuzluk bağımlılığı, hayatımızdaki memnun olmadığımız şeyleri değiştirmek konusunda elimizden bir şeyin gelmediğine dair inancımızı güçlendiren bir tutumdur. Bilimsel bir terimden öte, benim kullandığım bir ifade bu aslında:)
Mutsuzluk bağımlılığında kişi olumsuz ön yargı ve genellemelerle kendi içindeki ümitsizliği çoğaltır, kendi doğrularından oluşan konfor alanından çıkmaz.
Mutsuzluk bağımlıları, olumsuz yaşantılardan beslenir. Hatalar, problemler, sorunlar ya da yolunda gitmeyen şeyler, onları diğer insanlar gibi kötü etkilemez. Onlar için beklendik ve normaldir. Bunların yaşanması içten içe onları rahatlatır.
Mutsuzluk bağımlılığı yaşayan insanların tutumları şöyle örneklendirilebilir:
- Hep eksiklik ya da hataları görür ve bunları dile getirmekten haz duyar. Baktığı her şeye bu gözle bakar.
- Şikayet etmek rutin bir kendini ifade biçimi haline gelmiştir. Şikayetlenmekle beraber sıklıkla aslında neyin nasıl olması gerektiği ama öyle olmadığı üzerinde durur.
- Yaptığı şeyleri memnuniyetsizlik cümleleri kullanarak yapar, bu esnada çevresindekiler onun tutumlarından ötürü negatif enerjiyle dolarken o doğal bir şekilde hayatına devam edebilir.
- Her konuda olumsuz bir fikri vardır ve bu fikirde ısrarcıdır, “ben biliyorum” tavrı vardır. Bu böyledir, şu şöyledir gibi net ifadeleri sık kullanır. Başka bakış açılarının olabileceğini kabul etmeye açık değildir.
- “Ama” insanıdır. Etrafındaki kararsız ama pozitife yakın insanları ama’larla kendi yoluna çekmeye çalışır. Ona göre insanlar dünyanın mutsuz ve umutsuz bir yer olduğunu kabul etmeli ve hayalperest olmamalıdır. Mutluluk kavramı gerçek değildir.
- Hayatında olup biten her şeyin sebebi dış faktörlerdir. Şöyle olduğu için böyle yapmak durumunda kaldım, şunu söylediği için böyle söyledim gibi; kendi davranış ve kararlarının sorumluluğunu her zaman şartlara ya da başka insanlara yükler.
- Mutlu görünen insanların rol yaptığına inanır. Bu tür insanları küçümser, alay eder, onlardan rahatsız olur.
- Olumsuzluktan beslenir, olumsuz olaylar yaşamak, bunlardan şikayet etmek, bunları anlatmak onları rahatsız etmez.
- Esprilerinde, şakalarında bile bir negatiflik, laf sokma ya da huzursuzluk sezilir.
- Olumsuz durumlar yaşadıkça “Ben mutsuz olmakta haklıyım ve bak işte her zaman mutluluğu engelleyecek bir şey oluyor, bu dünyada mutlu olmak gerçekçi değil” inancını kuvvetlendirir.
Kendinizde ya da çevrenizde benzer tutumlara denk geliyor musunuz?
Erdoğan Turan
Çalışmak beni mutlu ediyor,çalışmadığım zaman kendimi mutsuz hissediyorum.